bugün
yenile
    1. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      doğu gök türk kağanı. 609-619 yıllarında doğu gök türk kağanı olan çıbı kağan’ın küçük oğullarından biridir. ağabeyi olan çuluk kağan(619-621)’ın, zevcesi içing katun tarafından zehirlenerek öldürülmesi üzerine bağatur şad unvanını taşıyan küçük kardeşi tahta geçmiş ve türk usûlünce yeni unvan olarak kara kağan unvanını almıştır. kağan olunca ağabeyini zehirlemiş olan çinli yengesi içing katun’la evlenmiştir. kağan olur olmaz, daha önceden tanıdığı çinli bir asi ile birleşerek çin’e saldırmak üzere iken bunu duyan çin imparatorunun gönderdiği hediyeleri alınca akından vazgeçmiştir. kağan, kuvvetli ordusuna güvenerek çinlileri hiçe sayıyor, boyuna isteklerde bulunuyor, çin asilerine yardım ediyor, çin imparatoru da henüz yeni kurulmuş olan tang hanedanının kökleşmesi için uğraştığından birçok hediyelerle kağanı avutuyor, bir yandan da kağanın tebaasını aldatarak kendisine çekmeye uğraşıyordu. beri yandan eski çin hanedanı prensesi olan zevcesi içing ve onun kardeşi prens şen-king, kendi hanedanlarının çin’de yeniden başa geçmesi için kağan yanında türlü entrikalar çeviriyorlardı. çin imparatoru, yerini biraz berkittikten sonra kağanın en doğudaki tebaaları olan kıtayları elde etti. bunlar çin sarayına elçi yollamak cüretini gösterdiler. bunun üzerine zaten kuşkuda olan kağan, çin elçilerini tevkif ettirdi. çin imparatoru da türk elçilerini tevkif ettirince savaş başladı. kağan 622’de çin sınırını aşarak yağmaya başladı. iki ordu birkaç kere çarpıştı. imparator, türk ordularına karşı duramayacağını anlayınca birçok hediyeler göndererek barış istedi. iki tarafın gönderdiği elçilerle barış yapıldıysa da bu barış çok kısa sürdü. kağan 150.000 kişiyle yine çin’e girerek yağma ve çapula devam etti. kağana gönderilen bir çin elçisi çin’i zaptetse bile orada barınamayacağını söyleyerek kağanı tehdit ettikten sonra birçok hediyeler vermek vadiyle kandırarak döndü. fakat barış yine sağlanamamıştı. türklerin elinde bulunan çinliler ma-ye şehri halkını gizli tertiplerle ayaklandırınca şehirdeki türk garnizonu kılıçtan geçirilmiş ve bu sebeple savaş yine başlamıştır. kağan barış yapmak için kendisine bir çinli prenses verilmesini istedi. bu, yüzyıllardan beri türklerin güttüğü bir siyasetti. bununla çinlileri kendilerine bağlamış olmayı ve çin’den mal almayı umarlar, çok defa da bundan başarı sağlarlardı. çin, kağanın bu teklifini oyalama ile geciktirirken kağanın orduları çin’e daldı. başkent olan siganfu yakınlarındaki ping-çeu şehrine yaklaştı. çin dehşet içinde kaldı. hatta imparator vezirlerinin tavsiyesine uyarak siganfu’yu tahrip edip güneye çekilmeyi bile düşünmeye başladı. bu sırada çin’i imparatorun oğullarından şe-min kurtardı. cüretli bir hareketle kağan ve kağanın yeğeni(çuluk kağan’ın oğlu) türe han kumandasındaki türk öncü birliklerine karşı yürüyerek onlara meydan okudu ve kara kağan’ı yeğeninden şüphelendirecek sözler söyledi. bu sözleri üzerine türe han’ın kendi buyruğundaki birliği alarak biraz daha geriye çekilmesi kara kağan’ın şüphesini artırdı. zaten aralıksız yağan yağmur dolayısıyle yay kirişleri gevşeyip kullanılamaz hale geldiğinden kara kağan da savaş kabiliyeti kalmayan askerlerini alarak çekildi ve anlaşılmaz bir siyasi hata yaparak kendisinden şüphelendiği türe han’ı elçi olarak çin sarayına gönderdi. imparator da onu tahtının yanına oturtarak kendisini kara kağan ile eşit tuttuğunu söylemek suretiyle onda büyük kağan olma hırsını uyandırdı. zaten babası çuluk kağan’dan sonra kağanlık kendi hakkı iken cılız olduğu için kurultay tarafından kağanlığa seçilmemiş, bu mevkie amcası kara kağan getirilmişti. türe han’ın elçiliğine rağmen barış yapılamadı. 625 ve 626 yılları savaşla geçti. 626’da imparatorluk tahtına çıkıp tay-tsong unvanını alan şe-min, çok muktedir bir adam olduğundan durum türklerin aleyhine dönmeye başlamıştı. 627 kışının çok sert geçip pek çok at ve koyunun ölümüne sebep olması, arkadan kıtlığın gelmesi türkleri zayıflattı. kağanın vergileri artırması üzerine de sırtarduşlar, uygurlar, bayırkular istan ettiler. bu isyanı bastırmaya memur edilen türe han’ın yenilmesi sonunda zincire vurularak hapse atılması da kağanın yeni bir hatası idi ve kendisine karşı hoşnutsuzluğunu çoğalttı. türe han bunu hazmedemedi ve hapisten çıkınca kağanlığın yıkılmasındaki amillerden biri oldu. 628’de de türkeli’ndeki tabii afetler devam etti. yaz ortasında beş gün ortalık kış gibi dondu havadaki buz zerrecikleri yüzünden gökte, üç ayın birden görülmesini büyük bir uğursuzluk sayan türkler dehşete kapıldılar. bozkırları kızıl bir buğu kapladı ve kıtlık korkunç bir hal aldı. kağan, şaşkınlıkla boyuna yer değiştirmekle meşguldü. kendisine sığınan çinli bir bilginin sözlerine kanarak devlet işlerini ona bırakması ve kendi beylerini iş başından uzaklaştırması memnuniyetsizlik doğurdu. 629’da türe han isyan bayrağını açtı. arkadan kıtay ve uygurlar da isyan edince zaten açlıktan perişan olan kağanlık sarsıldı. açlık yüzünden yiyecek almak için birçok türk boyları çin’e tabi olmaya başladılar. çinliler büyük bir oduyla türkeline saldırdılar. kağan çölün kuzeyine kadar çekildi. çin imparatoru tarafından sözde barış için gelen elçinin sözlerine kanarak ihtiyat tedbirleri almadı. bunu bekleyen çinlilerin baskını karşısında bozguna uğradı. hızlı atıyla kaçarak küçük hanlardan işbara han ın yanına sığındıysa da, şiddetli takip yüzünden işbara han’la birlikte tutsak edilerek 630’da siganfu’ya getirildi. orada büyük bir hakarete uğradı: halk önünde çin imparatoru tarafından verilen ağır demeci dinledi. kendisine ailesi ve maiyetiyle birlikte oturmak üzere hademeler başkanının konağı verildi. imparatorun avlanmak ve dağlara gitmek için verdiği müsaadeyi de kabul etmedi. kederle bitkin hale gelerek 634’te öldü.